Gezi davasında 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılan Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınar, Can Atalay, Mine Özerden, Yiğit Ali Ekmekçi, Tayfun Kahraman’ın tutuklanmasına yapılan itirazı reddeden Mahkeme’nin başkanı tanıdık bir isim çıktı: Akın Gürlek!
Gezi davasındaki son kararın altından da Akın Gürlek imzası çıkmasının öyküsü şöyle: Gezi davasının İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 21 Nisan tarihli duruşmasında, Osman Kavala TCK 312/1. maddesi uyarınca “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmaya teşebbüs” gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Davada tutuksuz yargılanan Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Yiğit Ali Ekmekçi ve Tayfun Kahraman hakkında “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmaya teşebbüse yardım” gerekçesiyle 18’er yıl hapis cezası veren mahkeme, tutuklanmalarına karar vermişti.
Avukatların tutukluluklara yaptığı itirazı görüşen İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, “İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin kararında usul ve yasaya aykırı bir husus tespit edilemediği” gerekçesiyle, itirazı oy birliğiyle reddetti.
Yine Akın Gürlek
Ret kararını veren Mahkeme Başkanı ise kamuoyunun yakından tanıdığı bir isim olan Akın Gürlek çıktı.
Türkiye, Akın Gürlek’i Kemal Kılıçdaroğlu’nun onu “Zekeriya Öz’e” benzetmesiyle tanıyor. Ana Muhalefet Lideri, Gürlek için “Türkiye’nin yeni Zekeriya Öz’ü” demiş; Gürlek bu sözler nedeniyle Kılıçdaroğlu’na açtığı davayı kaybetmişti.
Gürlek, verdiği çok sayıda kararla kamuoyunun gündemine geldi. Önce İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi ardından da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı görevlerini yürüten Gürlek, muhaliflerle ilgili çok sayıda davaya baktı.
Kimlerin davasına baktı?
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nu sosyal medya paylaşımları nedeniyle 9 yıl 8 ay hapse mahkum etti, TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı’ya yargılandığı davada 2,5 yıl hapis cezası verdi. Verdiği kararlar ve baktığı dosyalar hep tartışmalıydı. HDP’nin önceki dönem genel başkanı Selahattin Demirtaş’a örgüt propagandasından verdiği 4 yıl 8 aylık ceza, bu suçtan verilen en büyük ceza olarak tarihe geçti. Gazeteci Can Dündar’ı kaçak ilan ederek, gayrimenkullerine el koyma kararı veren de yine aynı hakimdi.
Tüm muhaliflerin davalarının Akın Gürlek’in önüne gelmesi de uzun dönem ülkede tartışma yaratmıştı. Baktığı davalar arasında en çok tartışılan ise Enis Berberoğlu davası oldu. Enis Berberoğlu, MİT tırları davasından yargılanırken; Anayasa Mahkemesi Berberoğlu hakkında “seçme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlal edildiğine” karar vermiş ve yerel mahkemeden yargılamanın durdurulmasını istemişti.
Ancak Gürlek başkanlığındaki Mahkeme, Anayasa Mahkemesi kararına direnmişti. Hatta Yüksek Mahkeme’yi yerindelik denetimi yapmakla suçlamıştı. Berberoğlu’nun avukatları Gürlek hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu’na şikayette bulunmuş; HSK işlem yapmazken bir süre sonra Gürlek’in birinci sınıf hakimliğe terfi ettirmişti.