İletişim ve Haberleşme Hakkı Raporu
*Tezcan Durna ve **Uğur Yağan Giriş İletişim ve haberleşme hakkı, modern insanın yaşam hakkı ile beraber tanımlanan ve toplumsal varlığını mümkün kılan bir hak olarak karşımıza çıkar. Zira her gün, her saat, her dakika kendi yaşam koşullarını da etkileyebilecek belli konular ve olaylar hakkında somut ve belirleyici kanaate ulaşmak için dünyada olup bitenler hakkında bilgisinin olması gerekir modern insanın.
Dijital Ağlara Erişim ve Mahremiyet Hakkı
*Yeliz Dede Özdemir **Tuğrul Çomu Giriş Son 20 yılda bilgi iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler ve İnternetin gündelik hayatımızın her alanına girmesiyle birlikte, dijital ağlara erişimde mahremiyet en çok tartışılan konulardan biri haline gelmiştir. Teknolojik gelişmelerin hızı ve dijital ağlara erişimin artması, gündelik hayatı pek çok yönden kolaylaştırırken, bireylerin mahremiyet alanına yönelik tehditleri de beraberinde getirmektedir.
Eğitim Hakkının Dönüşümü ve AKP Dönemi Eğitim Hakkı İhlalleri
Köy Enstitüleri’nden bir kare
Örneklerle Türkiye’de Yerleşme ve Seyahat Hürriyetlerinin İhlali
Benan ERES* ve Aydın ÖRDEK** Giriş Türkiye Cumhuriyeti yerleşme ve seyahat hürriyetinin ihlali bakımından son derece bozuk bir sabıkaya sahiptir. Kamuoyuna mal olmuş yurttan kaçış ve yerinden edilme olaylarının belki de en trajik olanı, bugün yere göğe sığdırılamayan yazar Sabahattin Ali’nin öldürülmesiyle sonuçlananıdır.
Türkiye’de Adil Yargılanma Hakkı ve Hak İhlalleri
Dilan Mızrak* I. GİRİŞ Türkiye, adil yargılanma hakkının sağlanması konusunda hiçbir zaman ideal bir konumda olmamıştır.
Hala Gazeteciyiz Hak İhlali Raporları-1 (Kasım-2019): Türkiye’de Çalışma Yaşamında Hak Mücadelesi Önündeki Engeller
Mustafa Kemal Coşkun[1] – Ali Rıza Güngen[2] 1- Giriş Türkiye birçok temel hak ve özgürlüğün kısıtlandığı ve devletin yurttaşla kurduğu ilişkinin bazı hakların kullanımına neredeyse hiç olanak tanımayacak şekilde otoriter bir nitelik arz ettiği bir ülkedir. Bu otoriterlik 12 Eylül Anayasasına sinmekle kalmamış, hak ve özgürlükler rejiminin içeriği kısıtlamalarla biçimlendirilmiş, aynı zamanda son derece sınırlı hakların kullanımı da oldukça keyfi bir biçimde siyasetçilerin veya oy çoğunluğu sağlamış siyasetçiler ile onların atadıkları görevlilerin inisiyatifine bırakılmıştır.
━ en çok okunanlar
Eylül 2017 Medya Gözlem Raporu
Can Irmak Özinanır ve Canberk Gürer / HALA GAZETECİYİZ Türkiye’de özgür bir medya ortamının var olduğu dönemlerden bahsetmek biraz zordur. Basın ve genel olarak kitle medyası her zaman devlet, sermaye ve çeşitli güç odaklarının baskısı altında olmuştur.
AKP Medyasının Tarihsel Arkaplanı: Neoliberal Medya Mimarisinin Bir Kroniği (1980-2002)
Gülseren Adaklı ve Aylin Aydoğan Yeni bir hegemonya projesi ve Türk medyası Türkiye’de medyanın mevcut durumu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğindeki AKP yönetiminin, sahiplik yapısından başlayarak toplumsal iletişimin bütün yönlerini kontrol etmeye çalıştığı ve bunu büyük ölçüde başardığı otoriter bir yapıyı yansıtıyor. Bu yapı, 2002 Genel Seçimlerinde oyların yeter çoğunluğunu kazanarak iktidara tek başına yerleşen AKP ile ortaya çıkmış değildir.
AKP Döneminde Türkiye’de Değişen Medya Sermayesi
Benan Eres ve Hakan Yüksel Giriş Günümüzdeki Türkiye gerçekliğinin oluşmasında ve yeniden üretiminde medyanın rolünü sorunsallaştıran bu rapor özel olarak AKP’nin 2002’de başlayan iktidar döneminde medyanın sermaye yapısında gözlenen değişimleri konu almaktadır. Siyasi, ekonomik ve kültürel düzlemdeki diğer nedenlerin yanında medyadaki dönüşüm AKP hegemonyasının temel dayanaklarından birini oluşturmaktadır ki, 15 yıldır girdiği her sandıkta arkasındaki seçmen desteğini büyük ölçüde korumayı başaran AKP’nin kurduğu medya düzeninde kitlelere iletilen her türlü düşünce ve haber sıkı bir denetimden geçmektedir.
Medya Raporu (Haziran-2018): Medya Endüstrisinde Emek Rejimi ve Sendikal Örgütlenme
Emre Tansu Keten ve U. Uraz Aydın Giriş Siyasal alan karşısında en ufak bir özerkliği kalmamış, iktidara biatin tek ayakta kalma imkanını teşkil ettiği bu devirde medyanın büyük bir kısmının aslî işlevi Erdoğanizmin sözcülüğünü yapmak haline gelmiştir.
Medya Raporu-4 (Temmuz-2018): AKP’nin 15 yıllık iktidarında medya ve toplumsal cinsiyet
Medya Raporu-4 (Temmuz-2018) "Hala Gazeteciyiz" AKP’NİN 15 YILLIK İKTİDARINDA MEDYA VE TOPLUMSAL CİNSİYET Pınar Yıldız ve N. Ceren Salmanoğlu Erol Giriş AKP iktidarı, yeni muhafazakârlık ve Müslümanlık ekseninde üretilen söylemlerle ailenin/toplumun bütünlüğü adına bedenin yeniden tanımlanması ve denetlenmesine yönelik rıza üretmeye çalışmıştır.
Mayıs 2018 Medya Gözlem Raporu
Hala Gazeteciyiz Can Irmak Özinanır ve Canberk Gürer Raporun Hazırlanma Süreci ve Kaynaklar: Bu raporun verileri, TBMM Plan Bütçe Komisyonu 26. Dönem 3.
Haziran 2018 Medya Gözlem Raporu
Vahdet Mesut Ayan ve N. Ceren Salmanoğlu Erol Raporda Yararlanılan Kaynaklar: Gazeteciler Cemiyeti Haziran 2018 Raporu.
Temmuz 2018 – Medya Gözlem Raporu
HALA GAZETECİYİZ: TEMMUZ 2018 MEDYA GÖZLEM RAPORU Vahdet Mesut Ayan ve N. Ceren Salmanoğlu Erol Raporda Yararlanılan Kaynaklar Gazeteciler Cemiyeti Temmuz 2018 Raporu.
Medya Raporu-5 (Ağustos-2018): Türkiye Anaakım Medyasında Ayrımcılık ve Nefret Söylemi: Quo Vadis
Can Irmak Özinanır – Ozan Değer GİRİŞ Bu raporda son iki yılın gazete haberleri üzerinden nefret söyleminin hangi kesimleri hedef aldığı ve artan otoriterizmin medyadaki nefret söylemine nasıl yansıdığı ortaya konmaya çalışılacaktır. Bu amaç doğrultusunda öncelikle nefret söylemi üzerine kavramsal ve kuramsal bir tartışma yürütülerek nefret söyleminin kapsamı belirlenmeye çalışılacak, ardından ulusal basının taranması sonucu elde edilen bazı örnekler analiz edilerek Türkiye’de nefret söyleminin hedefi olan kesimlerin hangi saikler ve hangi stratejilerle nefret söylemine maruz bırakıldığı tartışılacaktır.
Ağustos 2018 Medya Gözlem Raporu
HALA GAZETECİYİZ AĞUSTOS 2018 MEDYA GÖZLEM RAPORU Hande Dönmez ve A. Celil Kaya Giriş: 20 Temmuz 2016 tarihinde başlayan ve iki yıl devam eden Olağanüstü Hal (OHAL) resmi olarak kaldırıldıktan sonraki ilk ayda medya üzerindeki baskılar konusunda gözle görülür bir gelişme gözlemlenmemiş, basın kurumları ve çalışanlarına yönelik anti demokratik uygulamalar hız kesmeden devam etmiştir.