12.8 C
Ankara

Taliban’dan kaçarak Türkiye’ye gelen Mehriya Afzalı yaşadıklarını yazdı (4):

Paylaş:

Editörden…

Mehria Afzali, Taliban şiddetinden kaçan Afganistan’ın ilk kadın televizyonu Zan TV’de siyasi programlarından sorumlu gazeteci. Mehria artık ailesi ile birlikte Türkiye’de yaşıyor. Hayatta kalmak, ailesi ve kendisi için yeni bir gelecek kurabilmek için bir gece içinde mülteci olmaya karar verdi.. Taliban’a rağmen gazetecilik yaptı. Afganistan’ın en bilinen kadın televizyoncularından biriydi. Her sohbette, mesleğine aşık olduğunu söylüyor ve Türkiye’de de mesleğini yapabilmek için çabalıyor. Medyaport olarak Mehria’ya kulak verdik; genç bir kadın gazetecinin mülteciliğe uzanan hikayesini anlatmasını istedik. Mehria, bugün geri döndükleri Afganistan’da, kan davasını önlemek adına kuzeninin yerine evlendirilmek istenmesini, intihar girişimini ve duygularını yazdı…  Mehria’nın önümüzdeki haftalarda da hikayesini dinlemeyi sürdüreceğiz:

Kuzenim Müjgan, Abdül ve ailesi tarafından evimize getirildikten sonra bir odaya kapatıldı. Her gece amcamlar adeta onu sorguya çekti. Müjgan sessizdi. Onun sessizliği amcamların uyguladığı şiddetin dozunu iyice arttırıyordu. Psikolojisi iyi değildi. Müjgan’ın evden gitmesini istediler, evde onu görmek istemiyorlardı. Bir hafta yaşlı bir kadın komşumuzun evinde kaldı.

Benim açımdan da çok zor günlerdi. Müjgan’ı Abdül ve ailesi “bakire olmadığı” gerekçesi ile eve geri getirmişlerdi ve olay artık “kan davasıydı”. Geleneklere göre evden bir kız Müjgan’a karşılık Abdül’e verilecekti. Abdül’ün ailesi de beni istemişti. Müjgan’a evin erkekleri şiddet uygularken ben de ağlıyordum. Asla ve asla evlenmek istemiyordum. Tanımadığım birisi, okumak istiyorum, aşık değilim. Eminim her kadın beni anlar, istemediğin biriyle evlenmek ölümle eş değerdir. En azından benim için öyleydi.

Aile meclisi kararı vermişti. Benim düşüncelerim önemli değildi. Abdül ile ben evlendirilecektim. Eğer aile, kuzenim Müjgan’a karşılık aileden başka bir kız vermezse “kan davası” gereği aileden bir erkek öldürülecekti. Afganistan’da bu durumlarda kan davası böyle işler.

Annem ve babam da çaresizdi. İçime kapandım. Sürekli ağlıyor ve eğer beni evlendirirlerse canıma kıyacağımı söylüyordum.

Babam, aile meclisinden evlilik için üç ay bekleme süresi istedi. Dedem, amcalarımdan oluşan aile meclisi karşı çıktı. Ama babam onları ikna etti. Sonbahardı ve bütün kış benim için çok ağır geçti. Üniversite sınav zamanı gelmişti. “Sınavı kazansam ne olacak? Beni yine evlendirecekler ve okumama izin vermeyecekler” düşüncesiyle ders de çalışmıyordum. Umudum tükenmişti.

Annem ve babam okumamı istiyordu ve bu konuda hep arkamda olmuşlardı. Annemin de ısrarı ile sınava girmeyi kabul ettim.  Sınav sorularını gördüğümde karışık duygular içindeydim. Bir yandan soruları yanıtlamanın çok manasız olduğunu düşünüyor, diğer yandan da doktor olma isteğimi yok eden sisteme, aileme, herkese öfkeleniyordum.

Sınava okul birincisi olarak girmiştim.

Sınavım iyi geçmedi. Dikkatimi toplayamadım. Üstün körü yanıtladım ve sınav süresi bitmeden kağıdımı teslim edip çıktım.

Sınav sonuçları açıklandığında kimya bölümünü kazandığımı öğrendim. Öğretmenlerim de şaşkındı. Başarıma göre çok düşük puan almıştım. Kimya bölümünü kazanmam da beni mutlu etmedi.

Babamın aile meclisinden istediği üç aylık süre bitmek üzeriydi. Bahar geldi. Bir gün Abdül ve ailesi beni istemeye geldi. Yanlarına çıkmadım. Yan odada konuşulanları dinliyordum. Babam, “Çocuklarım benim için çok kıymetlidir. Mehria’yı okutmak için çok çabaladım. Onu üzme, kırma, ona iyi bak” dedi. Gözyaşları içinde dinledim babamın sözlerini. Aileler anlaştı, el sıkıştılar. Artık Abdül ile evlenecektim. Evlilik tarihi planları da yapıldı. Bir hafta sonra Abdul ve ailesi yeniden eve gelecek, evlilik planları üzerine konuşulacaktı. Bu konuşulanları yan odadan dinliyordum. Bir anda babamın sesi alçaldı, düşme sesiyle birlikte odadakilerin bağrışma sesleri duyuldu. Odaya koştum. Çok korkmuştum. Babamın ölmüş olmasından korktum. Odaya girdiğimde babam yerde yatıyor ve burnu kanıyordu. Hemen hastaneye götürüldü babam. Tansiyonu çok yükselmiş, burun kanaması, beyin kanamasından kurtarmış.

Babam evde dinlendi bir hafta boyunca. Babamın içinde yaşadığı acı nedeniyle ölümle burun buruna gelmesi canımı acıttı ve bir sorumluluk da yükledi. Babamın yanında biraz daha gülümsemeye çalıştım bir hafta boyunca.

Bir hafta sonra Abdul ve ailesi evimize geldi. Babam biraz daha toparlanmıştı. Gelin ve damadın birbirini görmeden nişan yüzüğü takıldığı bir tören yapıldı, gelenek gereği. Yüzüğümü Abdül’ün annesi avucumun içine taktı.

Abdül’ün yüzüğü ile odama çıktığımda hayatın bittiğini düşündüm. Evdeki ilaçları topladım ve içtim. Sonra yatağa girdim. Uykuda ölmek istiyordum. Çünkü düşünüyordum ki eğer uykuda ölürsem ailem de utanmazdı, yani intihar ettiğim konuşulmazdı.

Fakat uyandığımda hastanedeydim. Aradan üç gün geçmiş, midem yıkanmış. Annem ve babam adeta on yaş yaşlanmışlardı. Annem de babam da sürekli ağlıyordu. Babamın kaygısı “Eğer kaynanan ve Abdül senin intihar girişiminde bulunduğunu öğrenirse, ‘başka bir erkeği seviyorsun diye düşünecekler’ hem kendini hem de bizi töhmet altında bıraktın. Bizi çok zor durumda bıraktın?” cümlelerini tekrarlıyorlardı.

Babam bu cümleleri tekrarlarken birden tabii ki hiç beklemezken birden suratıma çok güçlü bir tokat attı. Gözüm karardı. Bir kez daha ölmek istedim ve beni kurtardıkları için onlara öfkem arttı. Sessizliğe büründüm. Üç gün sonra hastaneden çıkardılar. İntihar girişimim gizli tutuldu.

Bir hafta sonra düğün salonunda nişan töreni yapıldı. Abdül’ü ilk kez orada gördüm, benden 15 yaş büyük olduğunu biliyordum. Düşünün, hiç tanımıyorum, yüzünü yeni görüyorum, nasıl bir insan bilmiyorum, kalbim bile çarpmıyor ama bu kişiyle evleneceğim ve gelenekler benden çocuk doğurmamı bekliyor.

Nişan töreninden bir hafta sonra Abdül ve ailesi bir akşam evimize geldi. Düğünün en kısa zamanda yapılmasını istiyorlardı.

DEVAM EDECEK…

━ bu yazardan

Taliban’dan kaçarak Türkiye’ye gelen Mehriya Afzalı yaşadıklarını yazdı (son)

Editörden… Mehria Afzali, Taliban şiddetinden kaçan Afganistan’ın ilk kadın televizyonu Zan...

Taliban’dan kaçarak Türkiye’ye gelen Mehriya Afzalı yaşadıklarını yazdı (6)

Editörden… Mehria Afzali, Taliban şiddetinden kaçan Afganistan’ın ilk kadın televizyonu Zan...

Taliban’dan kaçarak Türkiye’ye gelen Mehriya Afzalı yaşadıklarını yazdı (5):

Editörden… Mehria Afzali, Taliban şiddetinden kaçan Afganistan’ın ilk kadın televizyonu Zan...

Taliban’dan kaçarak Türkiye’ye gelen Mehriya Afzalı yaşadıklarını yazdı (3):

Editörden… Mehria Afzali, Taliban şiddetinden kaçan Afganistan’ın ilk kadın televizyonu Zan...

Taliban’dan kaçarak Türkiye’ye gelen Mehriya Afzalı yaşadıklarını yazdı (2):

Editörden… Mehria Afzali, Taliban şiddetinden kaçan Afganistan’ın ilk kadın televizyonu Zan...

Taliban’dan kaçarak Türkiye’ye gelen Mehriya Afzalı yaşadıklarını yazdı:

Editörden… Mehria Afzali, Taliban şiddetinden kaçan Afganistan’ın ilk kadın televizyonu Zan...

━ son bir haftada

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz